Kalpten Kağıda Damlayanlar
Manzaralı bir yerden kalbinin batışını seyre dalmıştı. Göz bebeklerine harikulade batışın eşsiz görüntüsü yansıyordu. Ressamın özenle yarattığı tuval gibiydi. Ağır basan duyguları bu huzur birikintisinde suya karışan pamuk şeker gibi yok olmuştu. Belki de yok olduğuna kendisini inandırmak istemişti. Oysaki hesaba katmadığı bir şey vardı. Nasıl ki pamuk şeker karıştığı suyun rengini değiştirebiliyorsa yok olduğunu düşündüğü duyguları da geleceğine yön verip kaderini değiştirebiliyordu. Tüm bunlardan habersiz bir şekilde ömrünü, bahar bitkilerini andıracak bir biçimde kusursuz ve mucizevi kılmaktı. Huzur sayıklayan yorgun kalbi sevginin saflığına, neşenin tutkusuna, gözyaşının berraklığına ve özlemin sadıklığına gönüllüydü. Akıp giden gözyaşında okyanuslar, dalıp giden gözlerinde şiirsel yaratılan kâinat ve dilinden dökülen her cümlede romanlar barınıyordu. Bu göz kamaştırıcı ahenk varlığı ile anlam buluyordu. Besleyip kutsallaştırdığı bu duygular satırlarda mutlaka yer almalıydı. Öyle de olmuştu. Onu yeşerten de solduran da kelimelerin büyüsüne kapılmıştı. Küçük bahçesindeki koca ormanı bu olsa gerek. Yazarlığın oluşum evresi, kelebeğe dönüşen tırtıl misali. Kağıda dökülen bir ömür, gökkuşağının yedi farklı tonunu çağrıştıran cümleler ve bir de taşımaktan yorulup buraya bıraktığı anılar. O bunca şeyi ince ince işlerken boğulduğunu hissediyordu. Debeleniyor ve çırpınıyordu. Oysa yüzmeyi çoktan öğrenmişti.
Merhaba, benim adım Muhammed Talha Kuzu. Karadeniz Teknik Üniversitesi Sağlık Yönetimi bölümü 3. sınıf öğrencisiyim. Hislerimi ve duygularımı satırlara nakşetmekten keyif duyuyorum. Sizlere şimdiden keyifli okumalar dilerim.